Cehennem Melekleri
Allah, bazı melekleri azap için bazılarını ise bekçi olmak üzere cehennemde görevlendirmiştir. Diğer meleklerde olduğu gibi, bu melekler de Allah’ın emri dışına çıkmazlar. Cehennemden söz eden ayetlerden birinde bu melekler hakkında şöyle buyurulur: “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah’ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır.” (Tahrîm, 66/6)
Cehennemin başında görevli bekçiler vardır. Bunlar “Zebani” adıyla bilinirler. Kur’an’da bu meleklerden bahsedilir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.) amcası ve aynı zamanda İslam’ın önde gelen düşmanlarından olan Ebu Leheb’in, yandaşları ve destekçilerini toplama düşüncesine karşı Yüce Allah, zebanilerle ona meydan okuyarak onun acziyetini şöyle ortaya koymaktadır: “O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebanileri çağıracağız…” (Alak, 96/17-18)
Cehennem bekçileri (Zebaniler), cehenneme giren inkârcıları çeşitli uyarı ve hatırlatmalarla karşılarlar: “O inkâr edenler, gruplar halinde cehenneme sürülür. Nihayet oraya geldikleri zaman kapıları açılır, bekçileri onlara: Size, içinizden Rabbinizin ayetlerini okuyan ve bugüne kavuşacağınızı ihtar eden peygamberler gelmedi mi? derler. ‘Evet geldi.’ derler ama azap sözü kâfirlerin üzerine hak olmuştur.” (Zümer, 39/71) Onları sadece bu sözlerle kınamakla kalmazlar, aynı zamanda onların yardım taleplerine de olumlu karşılık vermezler: “Ateşte bulunanlar cehennem bekçilerine: Rabbinize dua edin, bizden, bir gün olsun azabı hafifletsin! diyecekler. (Bekçiler:) Size peygamberleriniz açık açık deliller getirmediler mi? derler. Onlar da: Getirdiler, cevabını verirler. (Bekçiler ise): O hâlde kendiniz yalvarın, derler. Halbuki kâfirlerin yalvarması boşunadır.”(Mü’min, 40/49-50)
Cehennem bekçilerinin sayısı hakkında Müddessir suresi 30-31. ayet-i kerimelerde “on dokuz” rakamı zikredilmektedir. Ancak bu rakamın gerçek bir sayı olup olmadığı sadece Allah’ın ilmindedir. Bununla birlikte ayette geçen “on dokuz” rakamıyla ne kastedildiği hakkında bazı âlimler görüş belirtmişlerdir. Bazılarına göre bu rakam gerçek on dokuz sayısını, (Taberî, Tefsîr, XXIII, 437) on dokuz bin meleği, (Mücâhid, Tefsîr, s. 684) on dokuz grup meleği veya on dokuz sınıf meleği (Sa‘lebî, el-Keşf ve’l-Beyân, X, 74) ifade etmektedir. Ayrıca ayette geçen on dokuz meleğin, zebanilerin reisleri oldukları, cehennem meleklerinin sayısının ise bilinemeyeceği vurgulanmıştır. (Semerkandî, Bahru’l-Ulûm, III, 517) Ancak bu görüşlerin tamamı tahminden ibarettir. Nitekim Yüce Allah, ayette geçen on dokuz rakamının bir imtihan vesilesi olduğunu da belirtmiştir. Cehennem bekçileri hakkındaki bu rakamı küçümseyen ya da alaya alan kimselerin ise imtihanı kaybedip hak yoldan sapacakları ifade edilmiştir. (Müddessir, 74/30-31)
Cehennemin bekçisi olan meleklerin başı Mâlik isimli bir melektir. Cehennemdekiler çektikleri azabın şiddetinden ve devamlılığından kurtulmak için ondan ölmeyi arzu ederler. Ancak bu talepleri karşılıksız kalır. Ayette bu konu şöyle tasvir edilir: “Ey Mâlik, Rabbin bizim işimizi bitirsin!” diyecekler; o da “Burada kalıcısınız.” cevabını verecektir.” (Zuhruf, 43/77)
Burada adını ve görevlerini zikrettiğimiz melekler dışında pek çok melek daha vardır. Bunlardan bazıları Allah’ın rahmetini müminlere müjdelerken bazıları ise onlar için istiğfarda bulunurlar. Ayrıca Kur’an okuyanları ziyaret eden, sahura kalkan ve oruç tutanlara rahmet dileyen, ilim öğrenenlerin yanında bulunan, cuma namazına gelenlere şahitlik eden, savaşlarda müminlere destek olan ve Hz. Peygamber’e gönderilen salavatları ona ulaştıran melekler vardır. (Komisyon, Hadislerle İslam, I, 536)
28