Din
“Kuşkusuz Allah katında din İslâm’dır.”1
(Kur’an-ı Kerim)
Din; Allah tarafından peygamberleri aracılığı ile insanlara gönderilen ilâhî kanunlardır. Bu kanunlar hakikatin yegâne kaynağıdır ve insanları kendi tercihleriyle hem dünyada hem de âhirette mutluluğa götürmek için gönderilmiştir.
Din, ilk insanla birlikte var olmuş ve kıyamete kadar da var olacaktır. Zira ilk insan aynı zamanda ilk peygamber olan Hz. Âdem’dir ve Son Peygamber ise Hz. Muhammed Mustafa(s.a.s.) olup dünyanın son gününe kadar ondan başka peygamber gelmeyecektir.
İnsan mutlaka bir dine ihtiyaç duyar. Çünkü insan, kendisini yaratan Yüce Varlığı tanımak ve yaratılış gayesini öğrenmek ister. Niçin ve nasıl yaratılmıştır? İçinde yaşadığı âlemin yaratılış gerekçesi nedir? Yaşam amacı ne olmalıdır? Doğruyla yanlışı nasıl ayırt edebilir? Ölümden sonra kendisini ne beklemektedir? Bilmek ister.
Dinin ilke ve kurallarını Yüce Allah belirler. Rabbimiz bu kuralları peygamberlerine vahiyle gönderir. Vahiy, Allah katından peygamberlere gelen kuşku götürmez bilgi, ilâhî mesaj, ezelî ve ebedî hakikat demektir. Peygamberlerin görevi, işte bu hakikati yani dinin ilkelerini insanlara ulaştırmaktır.
İnsanların kendi kurdukları bir düzen, kendi belirledikleri kanun ve sistem asla din niteliği taşımaz. Yine Allah tarafından gönderilmiş ama insanlar tarafından hükümleri değiştirilmiş bir din de “hak din” olma özelliğini kaybetmiş olur.
Din, insana fıtratına uygun olan hayat modelini sunar. Aklını ve yüreğini kullanarak hem kendisi hem de diğer canlılar için yaşanabilir bir dünya kurmanın yollarını öğretir. İnsanın sorularına cevap alabileceği en doğru bilgi kaynağı dindir. Kıyamete kadar gelecek olan bütün insanlığa gönderilen, onların sorularına cevap, sorunlarına çözüm bulabileceği yegâne din ise İslâm’dır.
1 Âl-i İmrân, 3/19.
3