Kurban Öncesinde…
Kurbanın tanımını yaparken belirli vakitte yapılan bir ibadet olduğunu ifade etmiştik. Kamerî aylardan Zilhicce ayı hem hac hem de kurban ibadetinin yapıldığı zaman dilimidir. Bu ayın 8-13. günleri arasında hac; 10-13. günleri arasında da kurban ibadeti yerine getirilir.
Hac suresinin 28. ayetinde “belirlenen günlerde kesilecek kurbanlar üzerine Allah’ın adının anılması” istenmektedir. Nasıl ki yaptığımız her meşru ve anlamlı işten önce Allah’ın adını anıyor, namazlarımıza O’nun yüceliğinin ve birliğinin ifadesi olan tekbirle başlıyorsak, kurban ibadetine hazırlanırken de aynı bilinçle hareket ederiz. O günlerde Arafat’ta, Müzdelife’de, Mina’da her an Allah’ın adını anan hacılarla aynı mekânda bulunamasak da kurban sayesinde onlarla aynı teslimiyet duygusunu paylaşırız. Dualarımızla, tekbirlerimizle hacıların içten yakarışlarına ortak olur, Arefe gününün bereketinden biz de istifade ederiz. Sevgili Peygamberimiz Arefe günü yapılan dualarla ilgili bizleri şöyle müjdeler: “Duaların en faziletlisi Arefe günü yapılan duadır.” (Mâlik, Muvatta’, Hac, 81; Tirmizî, Deavât, 122)
Kurban zamanına has bir uygulama olarak Arefe günü sabah namazından itibaren bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar yirmi üç vakit farz namazdan sonra teşrik tekbirleri getiririz. Bu tekbirlerle Rabbimizin adını anar, zikir ve şükürle söz konusu sevinçli günlerimizi daha da anlamlı kılarız: “Allâhuekber Allâhuekber lâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber Allâhuekber ve lillâhi’l-hamd.” Zilhicce’nin 11-13. günleri “teşrik günleri” olarak adlandırılmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s.) teşrik günlerinin yeme içme ve Allah’ı anma günleri olduğuna dikkat çekmiş, bu günlerde oruç tutulmamasını emretmiştir. (Ebû Dâvûd, Sıyâm, 49)
7