Vekâletle Kurban Kestirilebilir mi?

Allah’a yaklaşma çabasında olan her mümin, kurban ibadetini özenle yerine getirmek ister. Ancak kurban kesmek herkesin kolayca yapabileceği bir şey değildir. Kişinin bizzat kurban kesmeye gücü yetse bile buna fırsat ve imkân bulamayabilir. Bu durumda kurbanını vekâletle başkalarına kestirebilir. Çünkü kurban, zekât gibi malla yapılan bir ibadettir. Malla yapılan ibadetlerde vekâlet caizdir. Namaz ve oruç gibi yalnız bedenle yapılan ibadetlerde ise vekâlet söz konusu değildir. Hz. Peygamber (s.a.s.) kurbanlıklarının bir kısmını kendisi kesmiş bir kısmını da başkalarına kestirmiştir. (Mâlik, Muvatta’, Hac, 59) Veda Haccı’nda yüz tane kurbanlık devenin altmış üçünü kendisi kestikten sonra geri kalanını Hz. Ali’ye kestirmiştir. (İbn Hanbel, III, 332) Etlerin ve derilerin dağıtımı için de onu görevlendirerek bunların kasap ücreti olarak verilmemesini tembihlemiştir. (İbn Ebû Şeybe, Musannef, Hac, 140)
Vekâletle kurban kesiminde dikkat edilmesi gereken şudur: Vekil tayin edilen kişi ya da kurum aldığı vekâleti gereği gibi yerine getirmelidir. Yani kurbanı, mutlaka vekâlet veren kimse adına dinî esaslara uygun olarak kesmelidir. Kurban kesmek yerine bedelinin muhtaçlara ya da yardım kurumlarına verilmesi ile kurban ibadeti yerine gelmiş olmaz. Bu nedenle vekâletle kurban kesimi, amacından uzaklaştırılarak bir malî yardım toplama kampanyasına dönüştürülmemelidir.  
Kişinin yaşadığı yerde, başka bir şehirde ya da yurt dışında vekâletle kurban kestirmesinin bir sakıncası yoktur. Ancak yaşadığı yerde muhtaç kimseler çoksa kurbanını orada kestirmesi daha uygun olur. İçinde yaşadığımız modern çağda vekâletle kurban kesimi, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında kurban etlerinin dağıtılıp değerlendirilmesi ve Müslümanlar arası dayanışmayı teşvik etmesi açısından önemli bir ihtiyacı karşılamaktadır.

16