Kader ve Kazâ’nın Anlamı

Kader kelimesi sözlükte güç yetirmek, ölçmek, planlamak, ölçü ile yapmak ve rızkı daraltmak şeklinde tanımlanmaktadır. Dinî bir terim olarak ise Allah’ın bütün nesne ve olayları ezelî ilmiyle bilip belirlemesi anlamına gelir. Aynı kökten türeyen takdir ise, bir şeyin mahiyet ve niteliklerinin yanı sıra var oluş zamanı ve mekânını belirlemek anlamına gelir. Kazâ sözlükte hükmetmek, muhkem ve sağlam yapmak, emretmek, yerine getirmek şeklinde tanımlanır. Terim olarak ise Allah’ın ezelde takdir ve tayin ederek ölçüp biçtiği şeylerin, vakti gelince yaratılması anlamına gelmektedir. 
Kader kelimesi halk arasında, sözlük ve terim anlamlarının dışında çoğunlukla insanın bütün eylemlerinin Allah tarafından önceden belirlendiğini içerecek şekilde ilahi yazgı ve alın yazısı anlamlarında kullanılmaktadır. Ancak bu anlayış Kur’an’da tasvir edilen ve eylemlerinden sorumlu tutulan insan modeli ile uyuşmamaktadır. Çünkü burada kader problemi ele alınırken insan fiilleri ile tabiattaki diğer canlılar arasında bir ayrım yapılmamaktadır. Oysaki kader ve kazâ kavramları en genel anlamıyla, Allah’ın yarattığı varlıklara ilişkin planını ve tabiata yerleştirdiği kanunları, meydana gelen tüm olayların bu plana ve kanunlara uygun bir şekilde meydana gelmesini ifade etmektedir. Ancak insan dışındaki varlıklar söz konusu olduğunda kader bir takdir ve tayin (belirleme) içermekte iken; insan fiilleri söz konusu olduğunda bunların ilahi bilgide önceden var olması ve bu bilgiye göre kaydedilmesi anlamına gelir. Kazâ da diğer varlıklar için önceden takdir edilen hükümlerin yokluktan varlığa gelmesi; insanın fiillerinin ise kendi irade ve tercihine uygun olarak yaratılması demektir. 

2